.png "پژوهشکده شورای نگهبان")
-
1. مفهوم، مبانی و چارچوب‌های حقوق ملت و آزادی‌های مشروع در نظام جمهوری اسلامی ایران و مقایسه آن با سایر نظام‌های حقوقی
-
2. سازکارها و الزامات تأمین و تضمین حقوق ملت و آزادی‌های مشروع
-
3. دستاوردهای نظام جمهوری اسلامی ایران در زمینه حقوق ملت و آزادی‌های مشروع
.png "مؤسسه مطالعات حقوق عمومی")
.png "دانشگاه میبد")
.jpg "موسسه عالی پژوهش تامین اجتماعی")
.jpg "Dr. Habibzade: Adaletin Temeli Özgür Avukat ve Bağımsız Hakimdir")
Dr. Habibzade şöyle dedi: “Biz hukukçular topluluğu olarak, mesleki konumlarımızdan bağımsız biçimde ortak bir kökene sahibiz ve ortak dilimiz; hukuk, adalet ve milletin haklarını savunma dilidir.”
Dr. Habibzade milletin haklarının anayasa içindeki konumunu açıklarken, Batı’daki Aydınlanma Çağı’ndan başlayarak Meşrutiyet Devrimi ve 1906 yılında anayasanın hazırlanmasına kadar olan tarihsel gelişmeleri ele alarak, “Meşrutiyet döneminde ilk kez milletin hakları, temel bir kavram olarak İran hukuk literatürüne girmiştir. Ancak asıl mesele şudur: Acaba anayasa metnimizde yer alan milletin hakları sadece süsleyici bir unsur mudur, yoksa gerçek ve uygulanabilir bir işlevi var mıdır?” ifadelerini kullandı.
Dr. Behnam Habibzade sözlerini şöyle sürdürdü: “Uygulamada görmek gerekir ki, anayasada güzel bir şekilde ifade edilen hususlar, ülkenin yürütme sisteminde de gerçekleşmiş midir, yoksa hayata geçmemiş midir? Gerçek şu ki, hiçbir hak, onu gerçekleştirecek araçlar olmadan kalıcı olamaz ve milletin haklarının gerçekleşmesinde en önemli araçlardan biri avukatlık kurumudur. Avukat, milletvekillerinin Meclis’te halkın sesi olduğu gibi mahkemelerde halkın sesidir.”
Dr. Habibzade, anayasa taslağını hazırlayan Uzmanlar Meclisi’ndeki görüşmelere ve 35. maddenin kabulüne atıfta bulunarak şunları kaydetti: “Her ne kadar anayasada avukatlık kurumundan açıkça söz edilmemiş olsa da, bu maddede avukatın savunma hakkının teminat altına alınmasındaki rolüne işaret edilmiştir. Görüşme tutanaklarının incelenmesi, başından itibaren uzmanların yaklaşımının; devletin, toplumun ya da avukatlık kurumunun, özellikle yoksullar ve maddi imkânı olmayan kesimler başta olmak üzere, herkesin avukattan yararlanma imkanını sağlaması yönünde olduğunu göstermektedir.”
Dr. Habibzade, “Avukatın mesleki bağımsızlığı, milletin haklarını güvence altına almanın temel şartıdır. Avukat, yargı erkinin karşısında değil, adalet sisteminin yanında yer alır. Gelişmiş ülkelerde avukatlar, adaletin sağlanmasında yargının tamamlayıcı gücüdür; engel değil, destek unsurudur.” ifadelerini kullandı.
Dr. Behnam Habibzade, “İşletme Ruhsatlarının Verilmesini Kolaylaştırma Yasası”na atıfta bulunarak, “Bu yasa, anayasanın ruhuna ve milletin hakları anlayışına aykırıdır; çünkü zayıf bir avukat, milletin haklarının teminatı olamaz. Anayasa ve İslam Cumhuriyeti’nin idealleri düzeyinde yetkin ve bilinçli avukatlar yetiştirmek inkar edilemez bir zorunluluktur.” dedi.
Dr. Habibzade, konuşmasının başka bir bölümünde şunları söyledi: “Avukatlar için temel haklar ve vatandaşlık hakları alanında sürekli eğitimlerin yaygınlaştırılması gerekir. Birçok ülkede avukatlar ve hakimler, milletin haklarıyla ilgili uzmanlık eğitimlerinden geçmekle yükümlüdür ve bu yaklaşım, adaletin güçlendirilmesine yönelik yargı sisteminin işlevini pekiştirmede önemli rol oynar.”
Dr. Behnam Habibzade, yargı erki ile avukatlık kurumu arasında sistematik iş birliğinin güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak şöyle devam etti: “Anayasanın 156. maddesine göre, yasaların düzgün uygulanmasını denetlemek yargı erkinin görevlerindendir; ancak bu görev, yalnızca avukatların denetim sürecine katılımı ve ihlallerin önlenmesine yönelik iş birliğiyle mümkün olur. Eğer avukatlık kurumu güçlendirilirse, birçok idari ve ekonomik zarar daha oluşmadan önlenebilir.”
Dr. Habibzade, konuşmasının sonunda avukatın toplumsal ve ahlaki rolüne dikkat çekerek şöyle dedi: “Avukat, yalnızca müvekkilinin savunucusu değildir; aynı zamanda insan haklarının ve milletin onurunun savunucusudur. Avukatın bağımsızlığı, adaletin bağımsızlığıdır ve milletin haklarının gerçekleşmesi, özgür avukat, bağımsız hâkim ve bilinçli halkla mümkündür.”
Dr. Behnam Habibzade, Barolar Birliği’nin milletin haklarını savunma doğrultusunda yürüttüğü uluslararası hukuki girişimlerden ve özellikle Birleşmiş Milletler ile insani ve hukuki alanlardaki iş birliklerinden söz ederek, bu çabaların ülkenin hukuk sisteminde adaletin konumunu güçlendirmeye katkı sağlayacağını umduğunu ifade etti.