.png "پژوهشکده شورای نگهبان")
-
1. مفهوم، مبانی و چارچوب‌های حقوق ملت و آزادی‌های مشروع در نظام جمهوری اسلامی ایران و مقایسه آن با سایر نظام‌های حقوقی
-
2. سازکارها و الزامات تأمین و تضمین حقوق ملت و آزادی‌های مشروع
-
3. دستاوردهای نظام جمهوری اسلامی ایران در زمینه حقوق ملت و آزادی‌های مشروع
.png "مؤسسه مطالعات حقوق عمومی")
.png "دانشگاه میبد")
.jpg "موسسه عالی پژوهش تامین اجتماعی")
Dr. Bahşi, savaş ve olağanüstü durumlar gibi özel koşullara dikkati çekerek, bu tür durumlarda kamu özgürlüklerinin sınırlandırılması için belirli çerçevelerin bulunduğunu vurgulayarak, "Bu çerçeveler yalnızca İran İslam Cumhuriyeti Anayasası’nda değil, aynı zamanda Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi gibi uluslararası belgelerde de öngörülmüştür." dedi.
Dr. Bahşi şöyle devam etti: "Söz konusu uluslararası sözleşme’nin 4. maddesine göre, olağanüstü koşullarda herhangi bir kısıtlama uygulanmadan önce resmî olarak olağanüstü hal ilan edilmelidir ve bu ilan, kısıtlamaların meşruiyeti için ilk şarttır. Ayrıca, ayrımcılık yapmama ilkesi temel şartlardan biridir; yani hiçbir kısıtlama ırk, din, dil veya diğer ayrımcı kriterlere dayalı olarak uygulanmamalıdır. Buna ek olarak, ülkeler bu durumu Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne bildirmekle yükümlüdür. Alınan önlemler uluslararası düzeyde şeffaf olmalıdır."
İnsan haklarının olağanüstü hal koşullarındaki dokunulmaz sınırlarına vurgu yapan Dr. Bahşi, bazı hakların hiçbir koşulda askıya alınamayacağını belirterek, "Bunlar arasında yaşam hakkı, işkence ve insanlık dışı muamele yasağı, köleliğin önlenmesi, suç ve cezanın yasallığı ilkesi ile düşünce, vicdan ve din özgürlüğü yer almaktadır. Bu ilkeler, insan haklarının dokunulamaz çekirdeği olarak, Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin 6. ve 18. maddelerinde ve ayrıca Cenevre Sözleşmeleri ile ek protokollerde açıkça belirtilmiştir." ifadelerinde bulundu.
Dr. Bahşi ayrıca, bağımsız ülkelerdeki olağanüstü hal durumlarının yanı sıra, askeri işgal durumunda da işgal altındaki halkın hakları ve işgalci devletin yükümlülüklerinin gündeme geldiğini ve bunun ayrı ve kapsamlı bir tartışma gerektirdiğini ifade etti.
Dr. Bahşi konuşmasının sonunda, bu uluslararası ilkelerin anayasal temeller ve İmam Hamanei’nin düşünce sistemiyle birlikte ele alınmasının, kriz ve yaptırım koşullarında doğru politika belirleme açısından yol gösterici olabileceğini vurguladı.