-
1. El concepto, los fundamentos y los marcos de los derechos y las libertades legítimas del pueblo en el sistema de la República Islámica de Irán y su comparación con otros sistemas jurídicos
-
2. Mecanismos y requisitos para asegurar y garantizar los derechos y las libertades legítimas del pueblo
-
3. Los logros de la República Islámica de Irán en el ámbito de los derechos y las libertades legítimas del pueblo

Anayasayı Koruyucular Konseyi Sözcüsü ve hukukçu üyesi Dr. Tahan Nazif, Ayetullah Hamanei'nin Düşünce Sisteminde Milletin Hakları ve Meşru Özgürlükler Uluslararası Konferansı'nın 42. ön oturumunda yaptığı konuşmada "İslami yönetimde halkın katılımına ilişkin farklı yaklaşımlar mevcuttur." dedi.
Ayetullah Hamanei'nin fikri çerçevesinde düzenlenen "Ulusun Hakları ve Meşru Özgürlükler" Uluslararası Konferansı'nın bilimsel sekreteri şu noktaya işaret etti: "İslam Devrimi'nden neşet eden dini demokrasi sistemi ve teorisinde, hem halkın benzersiz bir rolü vardır hem de şer'i hükümler ve ölçüler atılan adımların temelini teşkil eder. Bu yaklaşım İmam Humeyni (r.a) ve İslam Devrimi Lideri Ayetullah Hamanei'nin görüşlerine dayanmakta olup amelî sahada da tecelli etmiştir."
Dr. Tahan Nazif, "Halk, toplumun idaresinde ve İslami toplumun kaderinde sorumluluk sahibidir. Bu, büyük ölçekli bir toplumsal rol üstlenme ve birbirine karşı sorumluluk hissidir. Dini büyüklerimiz bu halk sorumluluğunu 'Müslümanların birbirleri üzerindeki velayeti' olarak nitlendirmişlerdir. Dolayısıyla İslami düzende halkın rolü ve iştiraki önem arz etmekte olup, İslami düzenin yönetim sahasında halkın rolüne hakikaten iman etmektedir." ifadelerinde bulundu.
Halkın Siyasi Alandaki Katılımı
Dr. Tahan Nazif, konuşmasına şöyle devam etti: "Halk, İslami düzende önemli bir role sahiptir ve özellikle seçimler başta olmak üzere siyasi alanlara aktif katılım göstermelidir. Bu katılım, bir anlamda yönetime danışmanlık yapmaktır. Bu bağlamda İmam Humeyni (r.a) ve aziz liderimiz Ayetullah Hamanei, her daim halkın rolünü ve iştirakini teşvik etmiş, İslami düzenin ancak halkın varlığıyla anlam kazanacağını belirtmişlerdir."
Anayasayı Koruyucular Konseyi üyesi sözlerine şunları ekledi: "Halkın katılımı, 'emr-i bil ma'ruf ve nehy-i anil münker'in (iyiliği emredip kötülükten sakındırmanın) bir tezahürüdür. Halkın olumlu yöndeki katılımı; adalet ve hakkaniyet temelli bir yönetimi tesis eder, İslami nizamı kurar, İslami değerleri ayakta tutar. Bunun sonucunda ülkenin yükselişi, İslami İran'ın güçlenmesi, üretim ve ekonominin canlanması, toplumsal ortamın sağlıklı hale gelmesi, bilim ve teknolojinin yaygınlaşması ile adli adaletin gerçekleşmesi sağlanır."
Dr. Tahan Nazif, halkın katılımının olumsuz sonuçlara karşı etkisini ise şöyle açıkladı: "Bu katılım; siyasi sistemin, İslami kültürün ve toplum ekonomisinin zayıflamasını önleyecektir."
Toplumun Yönetimi Halka Bağlıdır
Dr. Tahan Nazif, İslam Devrimi Lideri Ayetullah Hamanei'nin sözlerine atıfla şunları ifade etti:
"Halkın katılımı olmadan İslami yönetimin gerçekleşmesi mümkün değildir. Hiçbir yönetim, halk desteği olmadan kendi işlerini yürütme gücüne sahip olamaz; İslami düzen ve hatta Hz. Resulullah (s.a.a) ve Emirülmüminin (a.s) gibi ilahi önderler bile bu kuralın dışında kalmamıştır. Dolayısıyla meşru yönetimin gerçekleşmesi halkın irade ve talebine bağlıdır."
Dr. Tahan Nazif ayrıca şu önemli noktayı vurguladı: "İslami düzende, yönetim ve toplum idaresinde halka ihtiyaç duyulduğuna dair inanç mevcuttur ve bu, halkın değer ve haysiyetinden kaynaklanmaktadır."
Halkının Yüksek Katılımının Önemi
Dr. Tahan Nazif, Ayetullah Hamanei'nin Düşünce Sisteminde Milletin Hakları ve Meşru Özgürlükler Uluslararası Konferansı'nın önemine değinerek, "İslami Devrimi Lideri'nin konuşmalarına baktığımızda, rahatlıkla şu ifadeyi kullanabiliriz: Hiçbir yetkili veya düşünür, İran İslam Cumhuriyeti'nde halkın katılımına aziz liderimizin kendisi kadar vurgu yapmamıştır." değerlendirmesinde bulundu.
Anayasayı Koruyucular Konseyi Sözcüsü bu bağlamda, 12. dönem İslami Şura Meclisi seçimlerinin 2023 yılında yapılmasına ilişkin olarak Ayetullah Hamanei tarafından sunulan dört stratejiden bahsederek, "Bu stratejilerden biri katılımdı ve bu dört strateji, seçimlerden yaklaşık 11 ay önce açıklandı." ifadesini kullandı.
Dr. Tahan Nazif konuşmasının sonunda, Devrim Lideri tarafından yayınlanan genel seçim politikalarının halkın siyasi katılımı açısından incelenmesini talep ederek şunları söyledi: "Ekim 2016'da yayınlanan ve seçim meselelerinin sistematiğini oluşturan bu politikaların uygulanması, katılımın artmasına etki edecektir. Genel politikaların uygulanması yönünde, Meclis seçim yasasının değiştirilmesi, Anayasayı Koruyucular Konseyi'nin cumhurbaşkanlığı seçim adaylarının şartlarına ilişkin genelgesi ve adayların mali kaynaklarının şeffaflığı yasasının kabul edilmesi gibi adımlar atılmıştır. Ancak yine de genel seçim politikalarının ideal hedefleriyle arayı kapatabilmiş değiliz."
Meclis Araştırmalar Merkezi'nin Çalışmaları
Dr. Tahan Nazif, konuşmasında ayrıca, İslami Şura Meclisi Araştırmalar Merkezi hakkında -ki bu toplantı Koruyucu Konsey Araştırma Enstitüsü işbirliğiyle bu merkezde düzenlenmiştir- şunları ifade etti: "İslami Şura Meclisi Araştırmalar Merkezi'ni kendi evim olarak görüyorum. Bu merkezde geçirdiğim günlerle daima gurur duymuşumdur."
Dr. Tahan Nazif, "Yoğun programları olan milletvekilleri, dayanak noktaları olarak araştırma merkezlerini ve özellikle de İslami Şura Meclisi Araştırmalar Merkezi'ni esas almalıdır. Meclis Araştırmalar Merkezi, milletvekilleri için iyi bir danışma koludur. Umuyorum ki bu merkezin milletvekilleri ve karar alıcılar nezdindeki konumu günden güne daha da yükselecektir." diye konuştu.